İnsan hayatında çok önemli bir yeri olan madencilik, İlk Çağ’da basit taş objelerden başlayıp günümüze kadar yapıla gelmiştir. Tarih boyunca ülke ve toplumların güçlü ve gelişmiş hale gelmesinde önemli rol oynayan faktörlerden biri olmuştur. Madencilik, tarım ile birlikte insanların ham madde ihtiyaçlarını sağladıkları iki temel üretim alanından birisidir. Günümüzde madencilik “Sürdürülebilirlik” anlayışı çerçevesinde ÇEVRE ve TOPLUM ile uyumlu şekilde yapılmaktadır. Stratejik olarak son derece önem taşıyan enerji ham maddelerine, değerli metal kaynaklarına ve sanayi sektörünün temel ham maddelerine ulaşmanın tek yolu olması nedeniyle, gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomiler için yüksek bir öneme sahiptir. Sektörler arasında en yüksek katma değer ve istihdam yaratma kapasitesine sahip olan madencilik yatırımları, genellikle kırsal alanlarda gerçekleştirildiği için kentlere olan düzensiz göçü de önlemekte ve sosyo-ekonomik dengeleri sağlamaya da katkı sağlayarak bölgesel kalkınmayı desteklemektedir. Bu nedenle gelişmiş ülkeler madenciliğe özel bir önem vermektedir. Doğru plan ve politikaların takip edilmesi sonucunda madencilik sektörünün ülke ekonomisi için büyük bir itici güç olduğu görülmektedir.